2010 KUŞAĞI ÖYKÜCÜLERİNİN PENCERESİNDEN SANAT, EDEBİYAT VE HAYAT SORUŞTURMASI
1- Metinlerinizi var eden dil olan Türkçeye bir gün minnet borcunuzu ödemek için ne yapmak istersiniz?
Aslında minnet borcumu öykülerimi yazarken ödemeye başladım bile. Yazılarımı takip edenlerin bildiği gibi Türkçe takıntım vardır. Dilimizi sürekli nasıl daha etkili kullanabilirim, ona yeni ne katabilirim diye düşünürüm. Bunun üzerine Sözcük Türetme Memuru adlı bir öykü de kaleme aldım. Hüzündürücü, Ardıgüzel, Arkadaşlanmak gibi sözcükler türettim. Bunu yeni öykülerimde de sürdürmeye çalışıyorum. Yeni sözcükler türetmek, bunları öykülerin olay örgüsüne dahil ederek Türkçeye katkıda bulunmak amaçlarımdan biri.
2-Türkçede öykünün şimdiki ve gelecekteki hâli nasıldır?
Türk öykücülüğü şu an gerçek hayatın gereğinden fazla içine girmiş durumda. Benim gibi gerçeği oyunlaştırmaktan zevk alan edebiyatçılar için bu durum rahatsız edici. Gelecekte bu karamsar havanın dağılacağına inanıyorum. Bunun için çalışıyorum da.